16 Temmuz 2013 Salı

Bir Lağamın Çöküşü

2 ya da 3 hafta oldu. Yani sanıyorum. Bence 3'tür ama yalan olmasın.
Sızlanıp durduğu için içten içe küfrettiğim ve içten içe tiksindiğim insanlarla alakalı tüm hastalıklara yakalandım. Artık dersimi almış olmam lazım, benim yerimde bir başkası olsaydı dersini alırdı en azından.
Kınamanın gücüne inanmaya başladım. Birine küfrediyorsun veya küçük görüyorsun ve anında aynı şey senin de başına geliyor.

Feministlerden ve kadın düşmanı yobazlardan nefret ediyorum. Yobaz kelimesinden pek hoşlanmıyorum ama bu adamlara değil müslüman, dinci demek bile ayıp günah resmen. İnsan bu kadar mı mal olur, bu kadar mı bir şeyi kendi götü için yorumlar lan. Ayrıca feministler de gerizekalı. Gidin dünyada adınızı bırakacak iki bok yiyin sevişmek için hak arayacağınıza da en azından artık kadınlar gerizekalı diyemesinler.

3 alfabe biliyorum ve bunlardan hiç biri katakana ya da adını unuttuğum diğeri değil. Oysaki bildiğim iki alfabenin de dilleriyle alakalı toplam 3-5 kelime biliyorumdur. Gerçekten ilginç.

Şu sıralar çok sinirliyim. İnsanlara karşı tiksinti katsayım abartılı bir şekilde arttı. Hala internetim varken kudurup kudurup telefondan blog yazıp sonra da silip sinirimi atıyordum. Artık bir şeyler yazmak da fayda etmiyor. Neredeyse doğru düzgün kaş çatabilmeye başlayacağım artık.

Kore dizisi kusma anılarım hayatımda tekrar canlandı o kadar ki sokakta Koreli görsem muhtemelen katlederim. Ablamı da katlederdim (ki bana öyle boklar yaptı ki şimdiye çoktan boğazına makası saplamam gerekirdi) ama hayat... Her istediğini elde edemiyorsun.

Ablamı öldürme kısmına gelince, en son sinirlenip ablamı boğmaya çalışmam dışında fazla şiddet eğilimi göstermedim. Arada yumruklayıp tekme atıp ortamdan topukluyorum ama bilmiyorum. Gerçekten ne aileme ne de insanlara güvenim kalmadı. Ne sözlerini tutuyorlar de doğru sözlü olabiliyorlar. Arkamdan çevirmedikleri iş kalmadı.
Bir de yaşlı insanlar çok sinir bozucu işleri güçleri dedikodu yapmak. Ha, belki ben de yapıyorum ama tamamen boktan bir insan olmamdan kaynaklanan insanları ispiyonlama içgüdümden kaynaklanıyor bu. Bir de hak ediyorlar lan.

İnsanların vefasını da gördüm son bir kaç haftada. Ben kusmuğumda boğulurken dişini fırçalayamadığı için naz yapan gerizekalılardan tutun zamanında kıçımın ucundan ayrılmamasına rağmen şimdi umrumda bile olmadığım insanlar da vardı.
İşte bunlar hep Üllümünati.

Hala insanların hayatlarıyla ne yaptıklarını sorgulamamalarına şaşıyorum.
Gerçi benim hayatım da bir sayısalcı olarak bu ağustostan itibaren bitiyor.

Geberdiğim sıralarda sürüsüne bereket film izledim. Belki bir ara onları koyarım. Olmadığım zamanlarda o kadar çok yazı yazılmış ki muhtemelen hepsini okumaya üşeneceğim. Ve bazılarını çok sevsem bile ortamda fazla saçma kaçacağı için yorum yapmadan stalker edasıyla gölgelere gizlenerek olay yerinden uzaklaşacağım.

Her neyse, sanırım insanlara sövmeyi bir ara bırakmam gerekiyor.
Bir de bu blogu izleyen ve ruh hastalığıyla yakından uzaktan alakası olmayan kişilere gerçekten acıyorum. Sizin için çok üzülüyorum, amacım sizi öldürmek değil. (Gerçi muhtemelen okumuyorsunuzdur.)