22 Mart 2013 Cuma

Varolmayan Beyin Fonksiyonlarım

Artık beynimin sadece rüzgar yedikçe sızlayan moron bir organ olduğunu düşünmek üzereyim. Ama sevgili bilim bunun böyle olmadığını iddia ediyor. Gerçi kafamın içinde saman varsa bu her şeyi değiştirebilir.

Sıkıldım. Yine sıkıldım. Hep sıkılıyorum. Evet, geri zekalıyım, evet, ergenim falan filan. Popi insanların veya günümüz mallarının neden kendilerinin sorunlu ve özel olduklarını düşünme eğiliminde olduklarını anlayamamış bulunmaktayım. Ama sanırım bir teorim var;
O kadar meymenetsiz, gereksiz ve beceriksizler ki tatlı dilleri ve yılışıklıklarının kendilerini kurtaramayacağını anladıkları an aşağılık kompleksi ve megalomanlıkla karışık, gerçekte egoistliğin tanımını bilmemekten dolayı oluşmuş kafa karışıklıkları ve bulamaç olmuş beyin kimyalarıyla ilgi çekmeye çalışıyorlar.
Klinik deneyler şu ana kadar bunu gösteriyor, tabii ki popüler bilimin bu konudaki yorumlarını bu deneylere katmadık; çünkü o da bir popi.

Bu konuya geri döneceğim ama ondan önce; kitap yazacağım demiştim ya hani... O iş sanırım bana göre değil. Oturup da bir şeyler yazmak çok zoruma gidiyor. Az önce 11'lik fontta bir şeyler karaladım bir sayfaya yakın. Ortaya çıkan sonuç; çocuk yetiştirme yurdundan kaçan seslerin renklerini görebilen sinestezi sahibi bir çocuk ve onun ağabeyi, ağabeyine yavşayan bir keriz kız, yağmur, bodrum katlar ve soğuk. Zekama hayranım. Ama ondan önce sanırım ayağıma bir terlik geçirmeliyim -elbetteki üşendim- soğuk saçmalığı muhtemelen ayağımdan kaynaklanıyor.
Demek istediğim ben sanırım asla yazar olup para kıramayacağım. Haddinden fazla üşengecim. Eğer olur da bir mucizeyle saçma salak hikayeyi bitirirsem (dediğim gibi daha 1 sayfa bile yazmadım şalsdfj) direk her yayınevine yolların herhalde. Basmazlarsa da basarım ortalığı.

Dışarıda fırtına kopuyor. Her an karşıdaki binanın çatısı uçup kafama geçebilir.

Anlamadığım şey; bu yazla ilgili teorilerim doğru çıktı. Mevsim normallerinden 10 derece üzerinde yaşanacakmış. Gebereceğim için üzülüyorum. Konya'da kış bile olmadı. Kar deseniz, merkezde1 milim bile tutmadı. Sadece 2 kere yağdı o da yağmurla karışık. Dünya'nın yaşanamayacak kadar içine edildiğini düşünüyorum ve muhtemelen haklıyım.
Her şeyin içine sıçmamıza yardım ettiğiniz için hepinizi canı gönülden tebrik ediyorum arkidaşlar :=)))

Çoook, çoooooook, çooooooooooooooooooooooooookkkk ödevim var. Harbi çok fazla kısacası. Bu yıl ilk kez kontrollü olarak tarih ödevini yaptım. Okul açılalı 6 hafta olmuş ve ben düne kadar bu altı hafta içerisinde 10'dan fazla kitap okumama rağmen sadece 5 soru çözmüştüm. (Şaka falan değil, cidden 5.) Bundan sonra çalışacağım diyorum her seferinde ama artık bana bile inandırıcı gelmemeye başladı. Okulu düşününce, nasıl öleceğimi düşünmekten on bin kat daha fazla işkence çekiyorum. Ki yaşlanarak ölmekten pek hoşlanmayacağım gibi 10 dakikada bir aklıma gelen ölüm şekli de genelde o oluyor.

Daha daha... Sıkılıyorum, sıkılıyorum, sıkılıyorum, sıkılıyorum, sıkılıyorum, sıkılıyorum, sıkılıyorum ve sıkılıyorum.
Ve de gök inliyor.

Buz ve Ateşin Şarkısı'nı (direk Taht Oyunları) okumaktan artık beynim döndü. Tamam kitabın evreni çok güzel, tam benim hayal gücü zevkime uygun falan ama arkadaşım bu kadar uzun yazılmaz ki.

Ayrıca Sansa'nın gözünden olan bölümler cidden acayip sıkıcı ve kusturucu. (Tazı yoksa tabiisiiiiii)
Bazen merak ediyorum, bu seride Sansa'yı sevebilen var mıdır acaba diye de... yok, sanmıyorum. İmkansız çünkü. Kız tam bir embesil.

Her neyse, geri döneceğim konuya geri dönmüyorum. Çok üşendim. Gidip kitap okuyacağım. Okumam gereken bir ton kitap var ve internette yapılacak hiç bir halt yok.

Kafama hala herhangi bir çatı uçmadı. Bu iyi bir şey mi kötü bir şey mi emin değilim.
Sanırım bu kadar.

2 yorum:

  1. Saqol qnq sn de yaqıosun hany :,)))
    Yalnız sanırsam bizim gibi dalga geçenleri hariç artık böyle yazan hiçkimse kalmadı. Gerçi muhtemelen böyle dediğim için yakında karşıma bir last-klavyebender çıkar. (O "last klavye-bender" kelimesini bir anda nereden çıkarıp söylediğimden gerçekten emin değilim ama harika bir tahminim var.)
    Burada da fena fırtına var. Aslında fırtınadan çok, hava çok soğuk gibi. Ve... Mevsim normallerinin 10 derece üzerinde bir yaz mı? Sanırım geçen yaz 10 dakikada bir panelde gördüğümüz "çok sıcaaahhhkkk :(" yazıları iki katına çıkacak. (Nheheheh, benim işime gelir gerçi. Herkes yazı yazarken spamlarim fazla göze çarpmaz belki.)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında var öyle yazanlar hala ama sanırım eskisi kadar çok kalmadı.
      Mevsimlerin saçmalaması da çok kötü. Bari yaz da tam saçmalasaydı da soğuk geçseydi biraz.

      Sil