22 Haziran 2016 Çarşamba

Sorumluluk duygusu ya da vicdanım (hangisi bir türlü seçemiyorum) beni boğup gebertene kadar her şeyi ertelemek zorundayım, yoksa olmaz, olmaz diyorum bak.

Kaburgalarımı kütletebiliyorum, hareketli ya da hareketsiz eklem, nincaya verin kütletsin.

Ablamın bir ünlüyü sevmeden önce ahlak testinden geçirmesi beni rahatsız ediyor. Hani adamlar zaten ünlü, zaten senden habersiz, ne düşündüğün tıngırlarında bile olmayacak. Neden buna zaman harcıyorsun??? Ben mesela; direk o insanın ürettiği, ortaya koyduğu şeyden yararlanıp selam çakıp kaçıyorum. Hayatından bana ne??? Artık iyi bir insan olduğundan bana ne???? Bana ne???? BANA NEEEE.

Yediğim yemeği elimden ağzımdan ve bilimum uzuvlarımdan düşürebiliyorum. Bu yazıya yeni bir yetenek daha!

Her yeni paragrafta bir şeylerden yakınasım geliyor ve bu bir şeyler hep ablamla alakalı, kızdan başka insan görmemek kafama vurdu.

Durun aslında insan görmeden de yakınabilirim.

Apartmanda tuvalette sigara içmenin çok zekice bir hareket olduğunu düşünen bir insan var. Eskiden hava soğuk diye tuvalette içiyordu, havalar ısınınca yağmur yağıyor diye tuvalette içti, sanırım bu cehennem sıcağında da tuvalette sigara içmesinin nedeni de milletin oruç olması. Nerden biliyorum??? Çünkü herifin sigara dumanını havalandırma yüzünden ben soluyorum.
Hayır, her seferinde ben sesli sesli ne kadar edepsiz, ahlaksız, saygısız bir davranış olduğunu söylüyorum, tuvalette deli gibi kendi kendime konuşuyorum duysun, otursun da biraz akıllansın, insan olsun, ders alsın diye ama yok. Yok. İllaki bizi de zehirleyecek.
Ramazanda millet oruç diye balkonda sigara içmemek duyarlılık değil gerizekalılık. Yeni uyanıp tuvalete gittiğimde herifin sigarasını solumaktan yoruldum. (Saat 4 te uyanıyorum, sorun biraz bende olabilir ama genel olarak lokal sigara tiryakisinde.) Bir gün sabrım taşacak apartmanı kapı kapı gezip herkesin yüzüne ASTIMIM VAR  ASTIIIIM diye bağıracağım.
Çok zekice bir hareket. (Benden bekleneceği gibi.)

Alt komşunun aqlayan piyanosuysa başka bir problem. (Çalamıyorlar, bir kere oy ne güzel çaldı diyemedim Allah aşkına ya (Bir de son ses çalıyorlar. Aldıkları ilk haftadan beri 2 tık kıstılar belki sesini de hala çok sesli, hala uykumdan uyanıyorum.(İyi daldığımda kolay uyanmam.)))

Geçenlerde 24 saat içerisinde yeni bir çizim tableti almaya karar verip bu kararımdan vazgeçtim. Neden? Çünkü çok pahalılar ve benim de önümdeki sanat yolu pek iyi gitmiyor. (Ünlü olma ihtimalim yok ve bilgisayar başında aynı resme 7 saat bakmak sinirlerimi bozuyor. (O yüzden de paso büst çizip her şeyi saçma salak boyuyorum.))
Bu tablet alma ilhamım sayesinde bir kaç şey de öğrendim.

  1. Mesela sap gibi dediğim ipad pro kalemleri tabletten ayrı olarak satılıp, fiyatı 379 liraymış. (2 dakika boyunca ohalarım arşa yükseldi.)
  2. Bamboolar artık üretimden kaldırılmış, onlar yerine intuos draw/fun/art gibi ürünler piyasaya sürülmüş.
  3. İyi tabletler hep +1,000 tl. 
  4. Gerçekten iyi tabletler(ekranı falan olan yani) hep +3,000.
  5. Benim gibi insanların çok iyi tabletler satın alıp almaması önemli değil çünkü bir ürüne 5,000tl para gömsek bile bir halt çizemediğimiz gerçeği değişmiyor. (Cintiq'i olan insanların bok gibi şeyler çizmesini izledim, hayat adil değil.)
Yaz döneminde Berserk, DGM ve Handa-kun var. DGM eski seri gibi devam ederse yüzümü ekşitmekten başka bir şey yapamayacağım muhtemelen(yalan bunlar yalan, şu anki arc tam kıvamında muhtemelen eski animenin gidişatında gitse bile tüm bölümlerde çığlık atarım(bkz. AAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAA)) ama Handa-kun'u ölerek izleyeceğimi biliyorum. Berserk'le alakalıysa biraz kararsızlığım var (GRIFFITH YOK GİBİ BİR ŞEY ÇÜNKÜ.) ama sanırım izlenecek kıvamda olur. (3. filmde cgi dengesini tutturmaya başarmışlardı sanırım ona güverniyorum.(Ama muhtemelen güvenmemeliyim.))

Her şeyi salla paça yazmam bence büyük bir sorun. Yazıya bir buçuk saat mola verdim ve şu an ne kadar saçma şeyler yazdığımı farkettim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder